Bulgurlu Mh. İzzettin Bey Sk No:3 Üsküdar / İSTANBUL

KLİNİK MİKROBİYOLOJİ

Tıbbi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Laboratuvarlarının İşlevi ve Önemi

Klinik Mikrobiyoloji ve Tıbbi Mikrobiyoloji Laboratuvarı, özellikle alt solunum yolu enfeksiyonu olan hastaların tanı ve tedavisinde kritik bir rol oynamaktadır. Laboratuvar; patojen tespitini, tanımlamayı ve duyarlılık testlerini sağlayarak optimal ampirik antibiyotik tedavisinin, kişiye özel hazırlanmış tedavi süreçlerinin temelinde yer alır.

Klinik Mikrobiyoloji ve Tıbbi Mikrobiyoloji laboratuvarı, aynı zamanda hastane epidemiyoloji birimine hastane salgınlarının önlenmesinde, tespit edilmesinde, araştırılmasında ve sonlandırılmasında yardımcı olan epidemiyolojik verileri sağlar.

Klinik Mikrobiyoloji ve Tıbbi Mikrobiyoloji laboratuvarının sağladığı bilgiler zamanında ve doğru kullanıldığında; klinik iyileşme zamanında sağlanır, gereksiz antibiyotik kullanımını azalır ve hastane kaynaklı bulaşmalar önlenir.

Mikrobiyolojinin Temel İlkeleri: Toplama, İşleme ve Teşhis

Mikrobiyoloji, mikroorganizmaların izolasyonuna, karakterinin tanımlanmasına ve nitelendirilmesine odaklanır. Enfeksiyonlara bakteri, mantar, virüs ve parazitler neden olabilir. Bir enfeksiyonu teşhis etmek için; bir patojenin veya bu patojenle ilişkili biyolojik işaretlerin saptanmasının hastalığa işaret etme olasılığın yüksek olan bir vücut bölgesinden bir numune alınır. Numune, uygun taşıma yöntemi ile laboratuvara nakledilir.

Mikrobiyoloji, kişiselleştirilmiş tıbbın ilk disiplini olarak kabul edilir. Bu birim, her bireyi ayrı bir olgu olarak ele alır ve inceler. Klinik mikrobiyolog, bazen bir hastalığın olası teşhisini hemen verebilir. Örnekten hazırlanan bir materyali Gram boyaması ile inceleyerek uygun tedaviyi önerebilir.

Mikroorganizmaların varlığı ancak mikroskobun keşfi ile ortaya konulmuş ve bundan sonra önemli mesafeler kaydedilmiştir. “Mikroskop” kelimesi ilk kez 1625 yılında kullanılmıştır.

Mikrobiyoloji alanın en ünlü öncü isimlerinden olan Robert Koch’un önerileri günümüzde de yaygın olarak kullanılmaktadır. Araştırmalarda bu prensipler oldukça önemlidir. Örneğin, mikroorganizma izole edilmeli ve saf kültür ortamında büyütülmelidir, saf kültürden elde edilen mikroorganizmalar duyarlı bir hayvana aşılandığında hastalığı yeniden oluşturmalıdır.

Bu ilkeler, Klinik Mikrobiyoloji ve Tıbbi Mikrobiyoloji laboratuvarlarında ilk kez hayvan deneyi yapılmasını ve böylelikle hastalıkların tanı ve tedavisinde önemli gelişmeler yaşanmasını sağlamıştır.